İş sağlığı ve güvenliği, multidisipliner bir yapıya sahiptir. Bu disiplinler temelde hukuk, ekonomi, sağlık ve teknolojidir. İş sağlığı ve güvenliğinin, günümüzde istendik davranış sağlamaktan öte, bir süre arkasında kamu gücü bulunan norm hukukuna dayandırılması gerekmektedir. Bu nedenle bunu tanımlarken ve buna ilişkin kurulları düzenlerken yalnız sağlık ve teknolojik üzerinde durmak bir tarafı eksik bırakmak anlamına gelir. İş sağlığı ve güvenliği, öncelikle disiplinlerarası özelliğine bağlı olarak, diğer disiplinler de gözetilerek yeniden tanımlanmalıdır. Öncelikle, Kanunun yürürlük tarihi olan 31.12.2012 tarihi itibariyle işyeri ile ilgili risk değerlendirmesi yapılmalı ve olası riskler belirlenmelidir. Risklerin ortadan kaldırılması bir maliyeti gerektiriyorsa, yeterli ödenek sağlanarak gereken önlemler alınmalıdır. Bununla birlikte, yükümlülüğün doğmasıyla birlikte iş sağlığı ve güvenliği kurulu kurulmalı; aynı mekânda birden fazla işveren/alt işverenin faaliyet gösterdiği yerlerde iş sağlığı ve güvenliği koordinasyonu sağlanmalıdır. Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilgilendirilmeli ve eğitilmelidir. Acil durum planları, yangınla mücadele ve ilk yardıma ilişkin düzenlemeler yapılmalıdır. Kasten veya taksirle iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmamış olmasından çalışanın vücut bütünlüğüne zarar gelmesi halinde, (somut) kamu işvereni, TCK’na (md:81-89; 257) göre, suçlanabilecektir.
Anahtar Kelimeler: İş Sağlığı ve Güvenliği, kamu işvereni, iş sözleşmesi, statüter hukuki
durum, soyut/somut işveren.
Mehmet YILMAZ' a ait makalenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
0 yorum:
Yorum Gönder