İnsanlar milattan binlerce yıl önceden bu yana kendi sağlık ve yaşamları için tehlike içeren işlerde çalışmışlar ve günün koşullarının elverdiği oranlarda da korunma önlemleri almak için çaba göstermişlerdir. Ancak bu önlemler yetersiz ve genellikle kişisel özellik taşımıştır. İnsanlar yaptıkları iş ile sağladıkları arasında ilişkiyi M.Ö. yıllarda araştırmaya başlamışlardır. 184O'lı yıllarla sanayileşmenin başlamasıyla da, canlan ve malları yönünden modern anlamda işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgilenmeye başlamışlardır. İnsanlar hiç bir zaman can ve mal ikilisini birbirinden ayrı dü- şünmemişlerdir. Bu nedenle işçi sağlığı ve iş güvenliğinin önemi her geçen gün artarak gelmiştir. Bu düşüncenin varlığını pekiştirmek için Mal Canın Yongasuhr gibi atasözleri de ortaya çıkmıştır. Kişinin yaptığı işten zarar görebileceği görüşü ilk kez Hİ- POKRAT tarafından ileri sürülmüş, 16. yüzyılda AGRICOLA ve PARACELSUS çalışmalarıyla gündeme gelmiştir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği bilimsel anlamda ilk kez RAMAZZINI ile İtalya'da doğmuş ancak gelişmesi İngiltere'de olmuştur. Çünkü 17-18. yüzyıllarda İngiltere'de buhar makinalarının keşfi ve makinalaş- manın sonucu olarak mekanize sanayi kurulmuş ve bunun sonucu olan sanayi devrimide İngiltere'de başlamıştır. Sanayi devrimi ve sanayileşme ile birçok sağlık ve güvenlik sorunlarıda ortaya çıkmıştır. Başlangıçta mcdiko-sosyal özellikte olan bu sorunlar, daha sonraları işçi sağlığı ve iş güvenliği sorunları şekillenmiştir. Üretimi artırma arzusu işçilerin çok kötü koşullarda, uzun süre çalışmalarını zorunlu kılmış, çalışanların durumu göze batacak kadar bozulmuştur. Bu kötü durumun daha fazla sürmesinin zararlı sonuçlar doğuracağı işverenler tarafından anlaşılarak 19. yüzyıl başlarında çalışma koşullarını düzelten yasal önlemler alınmasını sağlamışlardır
Mehmet TEKELIOGLU' ya ait İş Kazaları adlı makaleye buradan ulaşabilirsiniz.
0 yorum:
Yorum Gönder